Yeşili ve fındığı ile tanınan güzide şehir Giresun. Karadeniz’in doğusunda yer almaktadır. Kirazın memleketi ve kiraz tüm dünyaya buradan yayılır. Plaka numarası 28 dir. Giresun Batlama ve Aksu vadileri arasında denize uzanan bir yarımada üzerinde kurulmuştur. Tam karşısında Karadeniz’in bir adası olan Giresun adası (Aretias) yer alır. 1920 yılına kadar Trabzon’a bağlı kalmıştır ve bu tarihte müstakil sancak sonrasında 1923 yılında ise il olmuştur. 1992 yılında ise 15 ilçeden oluşmaktadır. Bunlar Tirebolu, Görele, Bulancak, Keşap, Espiye, Şebinkarahisar, Alucra, Dereli, Eynesil, Piraziz, Yağlıdere, Çanakçı, Güce, Doğankent ve Çamoluk tur. Şehirde Karadeniz kültürü etkisini göstermektedir. Müzik ve folklor oyunlarında bunu görmek mümkündür. Ramazan geldiğinde çocuklar Dımbılçı denen bir grup oluşturur ve iftardan sonra maniler söyleyip kapıları gezerek harçlık yada hediye toplarlar. Giresun isminin geldiği yer olarak üç rivayet söylenir bunlardan ilki bol miktarda yetişen kiraz anlamı Kerasus, ikincisi Giresun denize doğrun uzanan yarımada olduğundan boynuza benzetilir boynuz da Yunanca Keras’tan türetilmiştir üçüncü ise Spartaküs isyanını bastıran Romalı General Kerasusa atfen konulmuş olabileceğidir.
Fındığı ile meşhur olan ilimiz Giresun, Karadeniz Bölgesi’ne
ait bir vilayettir. Bölgenin doğusunda yer alan Giresun, aynı zamanda kiraz’ın
tüm dünyaya yayıldığı bölge olmaktadır. Kiraz ve fındık üreticiliği üzerine
oldukça yüksek bir potansiyel sergileyen şehir’de halk çoğunluğu genellikle
Çepniler olmaktadır. TÜİK 2015 verilerine göre şehirde toplamda 429.984 kişi
yaşamaktadır. 1500 senesinde ise Osmanlı defterlerinde Vilayet-i Çepni denilen
bir şehirdir. Tarihi açıdan ele aldığımız ilin geçmişi Yunan kolonilerine kadar
uzanmakta. Bir Miletos kolonisi olan şehir, bu yapı içerisinde kurularak ilk
ismini “Kerasus” olarak almıştır. Adını aldığı netice ise yabani kiraz
ağaçlarından ötürü “Kiraz Diyarı” olarak almıştır. Giresun şehir 1397 yılında
Türkmen beylerinden biri olan Emir Oğlu Süleyman Bey tarafından fethedilerek
Türkmen yurdu haline getirilmiştir. Bu nedenle Çepnilerin yaşadığı bir diyar
olarak kalan şehir, adını o zamanki ismiyle de olan ve anlamını Vilayet-i Çepni
nihayeti taşıyan bir anlamdan kazanmıştır. Gerek tarihi, gerek ise muazzam
doğasından ötürü her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin akın ettiği tarihi
kent, bu kapsamda ülkemizin önemli bir turizm bölgesini oluşturmaktadır. Tarihi
dolayısıyla birçok medeniyete ve devlete ev sahipliği yapmış olan Giresun
şehrinde gezilecek çok sayıda yer bulunmaktadır. Birçok isimle günümüze kadar
gelen kentte yapılan arkeolojik çalışmalarda ortaya çıkan bulgular, şehrin M.Ö.
2000’li dolaylarında olduğu tahmin edilmektedir.
Giresun’da oldukça fazla gezilecek yer vardır. On beş ilçesi bulunan şehrin her bir ilçesi farklı güzellikler dolu olduğundan ilçeleri gezerek keyfini sürebilirsin. Bunlardan ilki Şebinkarahisar’dır ve sırasıyla Alucra, Dereli, Tirebolu, Görele, Bulancak, Keşap, Espiye, Eynesil, Piraziz, Yağlıdere, Çanakçı, Güce, Doğankent ve Çamoluk ilçelerini gezerek Giresun’u keşfedebilirsin. Başka bir not ile Espiye pidesini kesinlikle denemelisin.
Şehir konumu gereği tarihsel açıdan oldukça değerli olmakta,
buna hitaben birçok turist özelliklede şehrin tarihine yakından tanıklık etmek
adına Giresun’a gelmektedirler. Her yıl binlerce turistin şehre gelerek gerek
tarihi, gerek ise sezonluk turizm etkinliklerine katılmak adına burada
bulunmaktadırlar. Sadece yabacı değil, aynı zamanda yerli turistlerinde her yıl
içerisinde burayı gelerek ziyaret ettikleri görülmektedir. Birçok plaj ve
eğlence mekanının da bulunduğu şehirde dolu bir tatil sizi bekliyor.
Giresun Adası
Karadeniz’in mitolojik adası olan Giresun Adası kentin sembollerinden biri
olmaktadır. Birçok özelliği bulunan adanın gizemli ve efsanelerle dolu
hikayeleri bulunaktadır. Şehre gelen turistlerin büyük bir çoğunluğu mutlaka bu
adayı daha yakından görmek amacıyla gelmektedir. Karadeniz’de toplamda bulunan
2 adadan biri olan Giresun Adası, son dönemlerde düzenlenen özel temalı tekne
turları ile meşhur olmuş ve birçok turistin buraya gelmesini sağlamıştır. Tekne
turunda adayla ilgili birçok hikayenin de dillendirildiği bilinmektedir.
Giresun Kalesi
Kentte tatil yapmak ve aynı zamanda tarihiyle iç içe olmak istiyorsanız,
mutlaka Giresun Kalesi’ni görmeye gelmelisiniz. Şehri ikiye bölen bir konumda
yer alan kale, şehre kuşbakışı bir manzara ile bakmanızı sağlıyor. Mükemmel bir
manzara sahip olan Giresun Kalesi, I. Pharnakes tarafından yapılmış ve günümüze
kadar tarihi yapısını neredeyse hiç kaybetmeden yıllar boyunca korumuştur.
Şehrin önemli bir sembolü haline gelen Giresun Kalesi, kentte turistler
tarafından en çok ziyaret edilen maddelerin içerisinde yer almaktadır.
Kümbet Yaylası
Mis gibi kokusu ve muazzam doğa görüntüsü ile adeta cennet bir görüntü
sunan Kümbet Yaylası, şehrin önemli yerlerinden biri olmaktadır. Giresun yayla
turizmi açısından oldukça önemli bir konuma sahip olan Kümbet, oldukça geniş
olup neredeyse şehrin çevresinin tamamını sarmaktadır. Giresun’da yer alan
yaylalar arasında en çok ziyaretçi akınına uğrayan konumunda yer almaktadır.
Tertemiz havası ve muazzam görüntüsü ile insana huzur veren Kümbet Yaylası,
şehre gelen turistlerin mutlaka gelip görmesi gerektiği bir yerdir. Kümbet
Yaylası’nda ister piknik yapın veya isterseniz dinlenmek amacıyla
bulunabilirsiniz.
Giresun Müzesi
Daha tarihi bir dokuyla tanışmak istiyorsanız, şehirde bulunan Giresun
Müzesi’ne mutlaka uğramalısınız. Bir zamanlar kilise olarak kullanılan tarihi
yapı günümüzde Giresun Müzesi olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. 18.
yüzyıldan kalma bir kilise olan yapı daha sonrasında ise şehir müzesine
dönüştürülerek 1988 yılından beridir aktif bir halde hizmet vermektedir.
İçerisinde şehrin geçmişine dair birçok arkeolojik eserlerin yer aldığı ve aynı
zaman’da şehrin yakın geçmişine dayalı birçok eserinde bulunduğu bir koleksiyon
içermektedir. Toplam’da üç katlı olan müze içerisinde birçok farklı kategoriye
ait tarihi eser bulunmaktadır.
Giresun’da Gezilecek Diğer Yerler;
Muhteşem köşeleri ile Giresun tam anlamıyla misafirlerini mest etmektedir. Konaklama oldukça geniş bir yelpazeye yayılmaktadır. Yayla evlerinden tutun da muhteşem dizaynlı otellere, taş evlerine kadar uzanmaktadır. Konaklama için kendi zevkine göre bir yer bulabilirsin. Şehir yapısı gereği hem tarihsel hem de yaylalarıyla her
sene binlerce turiste ev sahipliği yapmakta, buna hitaben çok sayıda konaklama
merkezi de şehirde bulunmaktadır. Turist sayısına göre gelişen konaklama
hizmetleri hem daha fazla alternatif sunuyor, hem de daha kaliteli bir işleyiş
içerisinde turistlerin memnun kalmasını sağlamaktadır. En lüks konaklama
merkezlerinden tutun, en düşük ücretlere tabii olunan konaklama yerlerine kadar
birçok farklı kategoride yer alan yerler bulunmaktadır. Genellikle 4 ve 3
yıldızlı otellerin bulunduğu şehirde butik otellerde bulunmakta. Hareketli,
canlı ve eğlencenin tavan yaptığı bir yerde konaklamak istiyorsanız, Atatürk
Caddesi’nde bulunan konaklama merkezlerinden birini tercih edebilirsiniz. Cadde
genelinde aynı zaman’da Giresun Kalesi de bulunmaktadır. Tepeden şehri kuş
bakışı halinde izleyebilir ve unutulmaz bir anıya sahip olabilirsiniz.
Her cebe uygun ekonomik otellerin yanı sıra daha ucuz pansiyonlarında yer aldığı şehirde hoteller de turistler tarafından oldukça tercih edilen diğer alternatifler arasında bulunmaktadır. Bu kapsamda kendi ekonomik bütçenize uygun olaraktan temel ihtiyaçlarınızı karşılayacak bir konaklama yeri arıyorsanız hotel , apart veya pansiyonları tercih edebilirsiniz.
Giresun’da Bulunan Bazı Konaklama Merkezleri;
Ordu – Giresun Havalimanı Giresun’un Piraziz ve Ordu’nun Gülyalı ilçesi ilçeleri arasında inşa edilmiştir. 22 Mayıs 2015 tarihinde faaliyete geçmiştir. Ordu il sınırları içerisinde yer alır. Bir başka özelliği ise Türkiye ve Avrupa’da deniz üzerine inşa edilen ilk ve tek havalimanıdır. Havalimanı yılda dört milyon yolcu trafiği yaşamaktadır. IATA kodu OGU ve ICAO kodu LTCB olarak belirlenmiştir.
Giresun’da şehir içinde ulaşım dolmuşlar ile sağlanmaktadır. Havalimanından ulaşımı ise Havaş servisleri ile sağlayabilirsin. Şehir merkezi de merkez ilçe olarak sayıldığından ulaşım ağı oldukça kolaydır. Zahmetsice şehir içinde gezebilirsin.
Şehir içerisinde ulaşım ağı oldukça iyi bir derecede olan
Giresun, özel halk otobüsleri, belediye otobüsleri, minibüs ve taksiler ile
gerek turistlere gerek ise kendi yerel halkına saygı çerçevesinde hizmetlerini
sürdürmektedir. Özel halk otobüsüne ait 2 farklı hat bulunmakta. Eğer bunlardan
herhangi birini tercih etmek istemiyorsanız, araç kiralayarak kendi
kiraladığınız araç sayesinde şehri rahatlıkla gezebilirsiniz. Taksilerin otobüs
ve minibüsten sonra en çok potansiyel işleyiş gösterdiği ulaşım araçlarıdır. Az
evvelde bahsettiğimiz araç kiralama yolu ile de şehri rahatlıkla gezebilir ve
dilediğiniz bölgeye giderek tatilinizi daha kılıcı bir hale getirebilirsiniz.
Şehirde bulunan Rent A Car firmalarını ziyaret ederek dilediğiniz aracı
kiralayabilirsiniz.
Kendine özgü tarzıyla Akdeniz ili Isparta. Denizden yüksekliği 1035 metredir ve plaka kodu 32 dir. Gül yetiştiriciliği ve el yapımı halı dokuması ile nam salmıştır. Nüfusu sürekli artan şehir, ticaret olarakta gelişimini sürdürmektedir. Eski bir tarihe dayanır ve Paleolitik döneme kadar uzanır. 1944 yılında Şevket Aziz Kansu döneminde yapılan incelemeler sonucu Bozanönü Ovası’nın ortasında Kapıini Mağarası paleolitik eserler vermektedir. Keçiborlu’nun Gümüşgün yakınlarında Mezolitik çağına ait Mikrolit adı verilen çakmaktaşlarına rastlanmış ve bu kazıyı Profesör Louis yapmıştır. Neolitik devir tarih öncesi üçüncü döneme denk gelir. Döneme ait Yeiköy Höyüğü’ndeki buluntular bunu doğrulamaktadır. Isparta’daki yerleşimin Kalkolitik dönem de var olduğunu göstermektedir. Gülcü Mahallesi 1935 yılında adını almıştır ve ününü Isparta gülünün ilk yetiştirildiği yer olmasına borçludur. Isparta hala Türkiye’nin gülyağı üretiminin %80 ini karşılamaktadır. Isparta Roma İmparatorluğunun bölünmesi ve sonrasında Bizans topraklarında sonrasında ise 1204 yılında Anadolu Selçuklu Devleti topraklarına katılmıştır. Isparta 1300 yılında Hatimoğulları Beyliği ve 1391 yılından sonraları Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılmıştır. Osmanlı egemenliğine tam olarak II. Murad döneminde girmiştir. 16. yüzyılda Anadolu'da yer alan en önemli pazarlardan birisi olmuştur.
Tarihte ilk Yunan Muhacirleri Anadolu'ya geldikleri zaman hayran kalmış güzelliğini işittikleri Isparta için İs-Barid demişler sonra bu kelime zaman içerisinde Sparta-Isparta şeklini almıştır. Isparta şehir merkezi konumu Akdeniz Bölgesi kuzeyinde Antalya Bölümü ve Göller Bölgesinde yer alır konumu oldukça merkezidir. Atabey merkez ilçeye en yakın ilçedir ve uzaklığı 22 kilometredir. Yenişarbademli ise merkez ilçeye en uzak ilçedir ve uzaklığı 175 kilometredir. Isparta'nın doğusunda Eğirdir, batısında Burdur, kuzeyinde ise Atabey ve Gönen ilçeleri yer alır. İklimi Karasal iklim ve Akdeniz iklimi arasında geçiş iklimine sahiptir. Yaz ayları kurak ve sıcak, kış ayları ise serin ve yağışlı geçmektedir. Çevresinde yer alan göllerin iklim üzerinde büyük etkisi vardır. Yağışların büyük bölümü kış ve ilkbaharda düşmektedir. Bitki örtüsü bozkırdır ve Akdeniz iklimini yaşamamasının sebebi Toros Dağlarının arkasında kalmasıdır.
Eğirdir gölü bir tatlı su gölüdür. Göl turistler için oldukça popüler bir yerdir. Göl’de Eğirdir’e bir karayoluyla bağlanmış iki küçük adacık bulunmaktadır bu adalar Can Ada ve Yeşilada’dır.
Zindan Mağarası görülmesi gereken yerlerden biridir. Isparta’ya geldiğinizde Kızıldağ Milli Parkı, Süleyman Demirel Demokrasi ve Kalkınma Müzesi, Yalvaç ve Isparta Müzesi görmeniz gereken yerlerdir.
Kovada Gölü
Isparta ilinin Eğirdir ilçesinde yer alan Kovada Gölü, kartvizitleri andıran bir güzelliğe sahip olmakta. Toros Dağları’nın en yüksek tepesinde yer alan ve berrak suyu ile bilinen bu muazzam doğa parçası birçok turist tarafından ziyaret edilmektedir. Eğer Isparta gezisi yapıyorsanız veya yapma planınız var ise mutlaka gezilecek yerler listesine eklemeniz gerek bir yer olmaktadır. Yüzyıllık çınarların yer aldığı bu harika göl kenarında mutlaka soluklanın ve temiz havayı ciğerlerinize çekin.
Isparta Müzesi
Isparta başlı başına bir tarih kenti ve bu şehirde yaşayan birçok medeniyete ait tarihi eser yapılarda bulunmaktadır. Medeniyetlerin miras bıraktığı bu tarihi yapılar, Isparta Müzesi içerisinde sergilenmektedir. 2002 senesinde yapılan projelendirme neticesinde açılışı sağlanan Isparta Müzesi, günümüze kadar Isparta topraklarında yaşayan tüm devlet ve medeniyetlerin simgelerini taşıyan heykeller, tablolar, ilkel silahlar ve daha birçok kalıntıları içerisinde barındırmaktadır. Ön ve arka bahçesinde Roma İmparatorluğu dönemlerine ait Pisidia’nın bölgesine ait mezar stiller yer almaktadır.
Kızıldağ Milli Parkı
Tarihi değerlere sahip olan park içerisinde çok sayıda meşe, sedir ve karaçam ağaçları bulunmaktadır. Şarkıkağaç ilçesinde bulunan ve sonrasında milli parka çevrilen bu muhteşem doğa alanı Isparta’yı ziyaret etmeye gelen turistler tarafından sürekli olarak rağbet gören yerlerden biri olmakta. Doğanın kendiliğinden oluşturmuş olduğu muazzam renk görüntüsü ile cenneti andıran güzelliği insanlar cezp etmeyi ihmal etmiyor. Park içerisinde çok sayıda piknik alanı da bulunmaktadır.
Atabey Ertokuş Medresesi
Isparta’nın tarihi yapılarından biri olan Medrese, 1224 senesinde Selçuklu Sultanı Keykubat’ın oğlu tarafından yaptırılmıştır. Medrese hem iç hem de dış dekoru ile tamamen Selçuklu motifleri ile süslenmiş ve yapı taşları Selçuklu motifleri ile bezenmiştir. Medrese Astronomi başta olmak üzere aynı zamanda tıp ve diğer dallarda da eğitim verilen bir mekan olarak bilinmektedir. Tarihi seven turistlerin özellikle gezilecek yerler listesine eklediği bu muazzam tarihi yapıyı mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Adada Antik Kenti
Isparta şehrinin antik kentleri arasında yer alan ve eski ismiyle anılan Pisidia Antik Kentleri arasında Adada da bulunmaktadır. Sütçüler ilçesine bağlı Sağrak köyünde yer alan Adada Antik Kenti, tarih açısından oldukça önem taşıyan bölgelerden biri olmuştur. Helenistik dönemlerde para basım merkezi olarak ta kullanılan antik kent’te yapılan kazı çalışmalarında çok sayıda sikkeler ele geçirilmiştir. Bulunan sikkelerin incelenmesi sonucunda tanrı Zeus başta olmak üzere Dionysos ve Herakles’e ait tasvirlerin bulunduğu birçok sirke bulunmuştur. Tarihi seven ve tarih fotoğrafçılığı ile ilgilenen birçok yerli ve yabancı turist bu kapsamda bölgeyi ziyaret etmektedirler.
İnönü Mağarası
Birçok turistin ilgi odağı olan ve gerçek tarihi bilinmeyen İnönü Mağaraları Isparta’nın Eğirdir ilçesinde bulunmaktadır. Eğirdir ilçesinin Sarıİdris köyünde bulunan bu harika manzaralar son yıllarda turistlerin oldukça ilgisini çeken bir bölge olmuştur. Mağaralar içerisinde yapılan birçok araştırmalar neticesinde çok sayıda iskeletle karşılaşılmış olup, buna hitaben eski bir lahit, mezar veya iskan alanı olarak düşünülmüştür. Günümüzde birçok arkeolog halen mağaralar üzerinde yeni detaylar keşfetmek adına sürekli incelemelerde bulunmaktadır.
Aya Payana Kilisesi
Üç nefilli ve dikdörtgen olarak derinlemesine inşa edilen geniş havlulu Aya Payana Kilisesi muazzam mimarisi ile göz kamaştıran önemli tarihi yapılardan olmaktadır. Giresun şehrinin simgelerinden olan bu harika yapı birçok turistin ilgi odağı olmaktadır. Kesme taş ile yapılan pencere, çatı alınlıkları ve kapılar yapının oldukça eski bir döneme ait olduğunu göstermektedir. Çatı katı ise alaturka kiremitlerle örtülü bu muazzam yapıyı mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Antiocheia Antik Kenti
Isparta şehrinin Yalvaç ilçesinde bulunan tarihi kalıntılar turistlerin merakını çeken bir diğer Giresun noktası olmakta. Sultan Dağları’nın hemen güney yamaç kısmında kurulmuş Pisidia şehrinin bir kalıntısı olan antik kent, I. Seleokus ya da oğlu Antiokhos tarafından inşa edilen bir kent olduğu tahmin edilmektedir. Giresun müzesinde yer alan birçok tarihi eserin bu kentte yapılan kazılar çalışması neticesinde ortaya çıktığı bilinmektedir.
Turizm açısından oldukça önemli bir şehir olan Isparta’da çok sayıda konaklama merkezi de mevcut. Tarihi ve doğa güzelliklerinin yanı sıra kış turizmine de açık olan Isparta’da Davraz Kayak Merkezi’nden ötürü birçok turist kış aylarında da şehri ziyaret etmektedir. Bu nedenle birçok turiste ev sahipliği yapmak adına 3, 4 ve 5 yıldızlı otellere Isparta şehrinde sıklıkla denk gelebilirsiniz. Fakat rezervasyonlarınızı gideceğiniz tarihin öncelerinden yapmak hem daha indirimli, hem de daha iyi bir otelde konaklamanızı sağlayacaktır. Erken rezervasyon yapmanın faydalarından biri de şehre gider gitmez kafa karışıklılığının önüne geçebilmeniz üzerine olmaktadır. Lüks otellerin yanı sıra temel ihtiyaçlarınızı karşılayacak apartlar ve pansiyonlardan da faydalanabilirsiniz. Diğer konaklama merkezlerine göre daha uygun fiyatlar sunan pansiyonlar sıklıkla tercih edilenler arasında yer almaktadır.
Isparta’da Bulunan Bazı Oteller
Şehirde bir adet havalimanı bulunmaktadır. Isparta Süleyman Demirel Havalimanı 1997 yılında hizmete girmiştir. Havalimanı lokasyon olarak Isparta, Burdur, Keçiborlu ve Dinar merkezlerinin ortasındadır. Havalimanı iç hat ve dış hat uçuşlara hizmet vermektedir. Isparta uçak bileti satış işlemleri de yapılmaktadır. Çok yoğun bir havalimanı değildir yılda ortalama 250 bin kişiyi ağırlamaktadır. Isparta Süleyman Demirel Havalimanı IATA kodu ISE ve ICAO kodu LTFC olarak belirlenmiştir.
Şehir başlı başına bir turizm bölgesi olduğundan ötürü ve aynı zaman’da küçük bir yapıya sahip olduğundan ulaşım adına halk otobüsleri ve taksiler tarafından şehrin her yerine ulaşım sağlamak oldukça kolay olmakta. İlçelerine kadar ulaşım sağlayan halk otobüsleri birçok turist tarafından rağbet gören birinci nitelikte yer almakta. Diğer bir konu ise taksiler. Taksiler ise otobüslere göre daha pahalı olsa da hızlılık ve güvenlik açısından turistlerin tercih ettiği bir diğer ulaşım yolu aracı olmaktadır. Eğer şehri bütünlemesine ve ekonomik bir açıdan gezmek istiyorsanız halk otobüslerini tercih edebilir veya araç kiralayarak daha ucuza mal edebilirsiniz.